TerraNova
New member
Ulusal Savunma Bakanı Hulusi Akar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında dün gerçekleştirilen Kabine Toplantısı daha sonrasında gazetecilerin gündeme ait sorularını yanıtladı.
Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısı ile ilgili değerlendirmesi sorulan Akar, iki ülkenin de Türkiye ile denizden komşu olduğuna dikkati çekti.
İstek edilmeyen olayların yaşandığını söz eden Akar, “Gelişmeleri ıstırap ve tasayla takip ediyoruz. Yaşanan vefatlar bizleri üzüyor. Ukrayna ve Rusya ile bizim son derece olumlu ilgilerimiz var. Sayın Cumhurbaşkanımız bağlarımızın çerçevesini net biçimde çizdi, bunları tanımladı. Gelinen noktada gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Mazisi şan ve gururla dolu Türkiye Cumhuriyeti devleti, dış siyasetini prensiplerle yürütmeye devam ediyor. Tüm tarihimiz boyunca olduğu üzere bugün de komşularımız başta olmak üzere tüm ülkelerin egemenlik haklarına, sonlarına, toprak bütünlüğüne saygılıyız, saygılı olmaya devam ediyoruz. Bu prensipten hareketle Ukrayna için de birebirini söylüyoruz. Temennimiz, bir an evvel barışçıl, diplomatik yollarla birtakım tahlillerin bulunmasıdır.” diye konuştu.
Türkiye’nin bu istikametteki çalışmalarına vurgu yapan Akar, şunları söylemiş oldu:
“Bu asıllar çerçevesinde baktığımızda Rusya tarafınca Ukrayna’nın egemenliğine, toprak bütünlüğüne yapılan bu harekatı kabul etmemiz mümkün değil. Bunun milletlerarası hukuka alışılmamış olduğunu söylüyor ve görüyoruz. Başta insani yardım olmak üzere buradaki insani dramın son bulması için bize düşen ne var ise bugüne kadar yaptık, birebir biçimde yapmaya devam ediyoruz
Bir taraftan insani yardım öbür yandan da diplomatik, siyasi, milletlerarası manada barışçıl yol ve biçimleri destekleyici her türlü katkıyı sağlıyoruz. senelerdan beri çok başarılı biçimde Montrö statüsü devam etti. Kelam konusu mukavele, bütün kıyıdaş ülkelere yararlı olmakla birlikte öteki ülkelerin giriş-çıkışlarını da düzenlemiş vaziyette. Rastgele bir biçimde Montrö’nün aşındırılması, statükonun bozulması kimseye fayda sağlamaz. Montrö’nün korunmasında yarar görüyoruz. Bu çerçevede çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bütün tarafların Montrö ve Montrö’nün getirdiği kurallara uymasının yararlı olduğunu kıymetlendiriyoruz. Dileğimiz bir an evvel barışçıl prosedürler ve diplomatik yollarla bu sıkıntıların çözülmesi ve bölgede sulhun, sükunun bir daha hakim olmasıdır. Bunun için çalışıyoruz”
“Karadeniz’de barış, huzur ve inançlı ortamın devamı için uğraş gösterdik”
“Karadeniz’in bir rekabet alanına dönüşmemesi için çaba gösteriyoruz.” diyen Akar, şu açıklamalarda bulundu:
“Karadeniz’e en uzun kıyısı olan ülke olarak bu anlayışı bir unsur biçiminde koruma ettik. Tüm görüşmelerimizde Türkiye olarak Karadeniz’deki barışın, huzurun, inançlı ortamın devam etmesi için uğraş gösterdik. Türkiye olarak bugüne kadar tüm sorunlara bu çerçevede baktık. Bu olayda da tıpkı biçimde bakıyoruz. Bugüne kadar yaptığımız üzere Montrö Boğazlar Mukavelesi’nin 19, 20, 21’inci hususlarının uygulamasını sürdüreceğiz.” diye konuştu.
Hücumların geleceğine yönelik değerlendirmesi de sorulan Akar, “Geleceğe dönük varsayımları bir tarafa bırakıp somut bilgilere göre kıymetlendirme yapmak gerekir. Olayların başında askeri hareketlilik, yığınaklar oldu. daha sonrasında askeri hareket başladı. Artık görüşmeler oluyor. Bu krizin diplomatik, barışçıl yol ve prosedürlerle bir an evvel bitirilmesi ve bölge halklarının inanç ve rahat ortasında yaşaması için çalışıyoruz.” sözlerini kullandı.
“Yunanistan Türkiye aykırısı telaffuzlarını sürdürüyor”
Bir öbür soru üzerine Türk Silahlı Kuvvetlerinin Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’taki faaliyetlerini muvaffakiyetle yerine getirmeye devam ettiğini lisana getiren Akar, “Biz hep yeterli niyetli, toplantıdan, diyalogdan, barışçıl yol ve usullerden yana olmamıza karşın bilhassa komşumuz Yunanistan ve bilhassa birtakım siyasalları şuurlu ve saldırgan bir biçimde olayları ve gerçekleri çarpıtmak suretiyle gerginliği tırmandırıcı aksiyon ve telaffuzlarla Türkiye aykırısı telaffuzlarını sürdürüyor.” biçiminde konuştu.
Akar, açıklamalarını şöyleki sürdürdü:
“Gözleri kararmış biçimde saldırgan hallerini öylece sürdürüyorlar ki Ukrayna olaylarını dahi Türkiye’ye karşı bir hücum ögesi olarak kullanmaya çalışıyorlar. Bu gidişin âlâ olmadığını, âlâ komşuluk bağları çerçevesinde, NATO ittifakı ortasında yaptığımız güzel niyetli davetlere karşı yapılanların son derece yanlış olduğunu herkes görüyor. Biz ısrarla ve inatla prensipli tutumuzu sürdürmeye devam edeceğiz. Diyalogdan, toplantıdan kaçan Yunanistan’ı her fırsatta tekrar diyaloğa, masaya çağırıyoruz. İtimat Artırıcı Tedbirler toplantısının dördüncüsü için Yunanistan Savunma Bakanlığı heyetini Ankara’ya beklediğimizi de bir defa daha söz ediyoruz.”
Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısı ile ilgili değerlendirmesi sorulan Akar, iki ülkenin de Türkiye ile denizden komşu olduğuna dikkati çekti.
İstek edilmeyen olayların yaşandığını söz eden Akar, “Gelişmeleri ıstırap ve tasayla takip ediyoruz. Yaşanan vefatlar bizleri üzüyor. Ukrayna ve Rusya ile bizim son derece olumlu ilgilerimiz var. Sayın Cumhurbaşkanımız bağlarımızın çerçevesini net biçimde çizdi, bunları tanımladı. Gelinen noktada gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Mazisi şan ve gururla dolu Türkiye Cumhuriyeti devleti, dış siyasetini prensiplerle yürütmeye devam ediyor. Tüm tarihimiz boyunca olduğu üzere bugün de komşularımız başta olmak üzere tüm ülkelerin egemenlik haklarına, sonlarına, toprak bütünlüğüne saygılıyız, saygılı olmaya devam ediyoruz. Bu prensipten hareketle Ukrayna için de birebirini söylüyoruz. Temennimiz, bir an evvel barışçıl, diplomatik yollarla birtakım tahlillerin bulunmasıdır.” diye konuştu.
Türkiye’nin bu istikametteki çalışmalarına vurgu yapan Akar, şunları söylemiş oldu:
“Bu asıllar çerçevesinde baktığımızda Rusya tarafınca Ukrayna’nın egemenliğine, toprak bütünlüğüne yapılan bu harekatı kabul etmemiz mümkün değil. Bunun milletlerarası hukuka alışılmamış olduğunu söylüyor ve görüyoruz. Başta insani yardım olmak üzere buradaki insani dramın son bulması için bize düşen ne var ise bugüne kadar yaptık, birebir biçimde yapmaya devam ediyoruz
Bir taraftan insani yardım öbür yandan da diplomatik, siyasi, milletlerarası manada barışçıl yol ve biçimleri destekleyici her türlü katkıyı sağlıyoruz. senelerdan beri çok başarılı biçimde Montrö statüsü devam etti. Kelam konusu mukavele, bütün kıyıdaş ülkelere yararlı olmakla birlikte öteki ülkelerin giriş-çıkışlarını da düzenlemiş vaziyette. Rastgele bir biçimde Montrö’nün aşındırılması, statükonun bozulması kimseye fayda sağlamaz. Montrö’nün korunmasında yarar görüyoruz. Bu çerçevede çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bütün tarafların Montrö ve Montrö’nün getirdiği kurallara uymasının yararlı olduğunu kıymetlendiriyoruz. Dileğimiz bir an evvel barışçıl prosedürler ve diplomatik yollarla bu sıkıntıların çözülmesi ve bölgede sulhun, sükunun bir daha hakim olmasıdır. Bunun için çalışıyoruz”
“Karadeniz’de barış, huzur ve inançlı ortamın devamı için uğraş gösterdik”
“Karadeniz’in bir rekabet alanına dönüşmemesi için çaba gösteriyoruz.” diyen Akar, şu açıklamalarda bulundu:
“Karadeniz’e en uzun kıyısı olan ülke olarak bu anlayışı bir unsur biçiminde koruma ettik. Tüm görüşmelerimizde Türkiye olarak Karadeniz’deki barışın, huzurun, inançlı ortamın devam etmesi için uğraş gösterdik. Türkiye olarak bugüne kadar tüm sorunlara bu çerçevede baktık. Bu olayda da tıpkı biçimde bakıyoruz. Bugüne kadar yaptığımız üzere Montrö Boğazlar Mukavelesi’nin 19, 20, 21’inci hususlarının uygulamasını sürdüreceğiz.” diye konuştu.
Hücumların geleceğine yönelik değerlendirmesi de sorulan Akar, “Geleceğe dönük varsayımları bir tarafa bırakıp somut bilgilere göre kıymetlendirme yapmak gerekir. Olayların başında askeri hareketlilik, yığınaklar oldu. daha sonrasında askeri hareket başladı. Artık görüşmeler oluyor. Bu krizin diplomatik, barışçıl yol ve prosedürlerle bir an evvel bitirilmesi ve bölge halklarının inanç ve rahat ortasında yaşaması için çalışıyoruz.” sözlerini kullandı.
“Yunanistan Türkiye aykırısı telaffuzlarını sürdürüyor”
Bir öbür soru üzerine Türk Silahlı Kuvvetlerinin Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’taki faaliyetlerini muvaffakiyetle yerine getirmeye devam ettiğini lisana getiren Akar, “Biz hep yeterli niyetli, toplantıdan, diyalogdan, barışçıl yol ve usullerden yana olmamıza karşın bilhassa komşumuz Yunanistan ve bilhassa birtakım siyasalları şuurlu ve saldırgan bir biçimde olayları ve gerçekleri çarpıtmak suretiyle gerginliği tırmandırıcı aksiyon ve telaffuzlarla Türkiye aykırısı telaffuzlarını sürdürüyor.” biçiminde konuştu.
Akar, açıklamalarını şöyleki sürdürdü:
“Gözleri kararmış biçimde saldırgan hallerini öylece sürdürüyorlar ki Ukrayna olaylarını dahi Türkiye’ye karşı bir hücum ögesi olarak kullanmaya çalışıyorlar. Bu gidişin âlâ olmadığını, âlâ komşuluk bağları çerçevesinde, NATO ittifakı ortasında yaptığımız güzel niyetli davetlere karşı yapılanların son derece yanlış olduğunu herkes görüyor. Biz ısrarla ve inatla prensipli tutumuzu sürdürmeye devam edeceğiz. Diyalogdan, toplantıdan kaçan Yunanistan’ı her fırsatta tekrar diyaloğa, masaya çağırıyoruz. İtimat Artırıcı Tedbirler toplantısının dördüncüsü için Yunanistan Savunma Bakanlığı heyetini Ankara’ya beklediğimizi de bir defa daha söz ediyoruz.”