TerraNova
New member
CHP Güç Siyasetlerinden Sorumlu Genel Lider Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, akaryakıt fiyatlarına yapılan artırımlarla ilgili açıklama yaptı.
Akın açıklamada şunları kaydetti:
İktidar döviz kurunun düşmesine rağmen akaryakıt mamüllerinde indirim yerine, özel tüketim vergisinin hissesini artırmayı tercih etti. Bu durum petrol fiyatı ya da döviz kurundan kaynaklı her artışın direkt pompaya yansımasına niye oldu. Sadece 1 Ocak’tan bu yana akaryakıt mamüllerine toplamda 23 kez artırım geldi. Diğer bir deyişle 1 Ocak’tan bu yana geçen 64 günde neredeyse ortalama her 3 günde bir akaryakıt mamüllerine artırım yapılmış oldu.
Türkiye’de iktisadın uçacağı vaadiyle hayata geçirilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin resmen başladığı Temmuz 2018 tarihinde akaryakıtın litresi 6 lira 28 kuruş, motorinin litresinin ise 5 lira 74 kuruşa satılıyordu. Sırf yılbaşından bu yana 5 Mart 2022 tarihine kadar geçen 64 gün ortasında akaryakıtın litresine 6 lira 96 kuruş meblağında, motorinin litresine 7 lira 43 kuruş meblağında, LPG otogazın litresine ise 2 lira 40 kuruş fiyatında artırım yapıldı. Tek başına bu bile iki ayda ülkemizin yaşadığı krizi gösterirken, iktidarın hiç bir adım atmadığını göstermektedir.
Kelam konusu artırımların akabinde 50 litrelik bir deponun dolması için akaryakıtlı araçlar için 650 liraya dolan depo, sadece iki ay ortasında 940 liraya dolmaya başladı. Motorin kullanan aracın deposu ise 640 liraya dolarken, iki ay ortasında 995 liraya dolmaya başladı. LPG otogaz kullanan aracın deposu ise 450 liraya dolarken, iki ay ortasında 540 liraya dolmaya başladı. Öteki bir deyişle artık akaryakıt ve motorin kullanan araçların deposunun dolması 1000 liraya dayanmıştır.
“Liradaki kıymet kaybı artırımları tetikliyor”
Akaryakıt mamüllerine gelen artırımların sebebi brent petrolün artışının yanı sıra döviz kurunun yüksek olmasından kaynaklanmaktadır. 2012-2014 yılları içinde brent petrol fiyatlarının 110 dolar ile 120 dolar içinde olduğu dikkate alındığında milletlerarası fiyat artışı tek başına artırımların sebebi olmamaktadır. Türkiye’de akaryakıt artırımları Türk lirasının döviz kuru karşısında paha kaybetmesinden kaynaklanmaktadır.
“KDV düşürülmeli, artırım ÖTV’den karşılanmalı”
Akaryakıt mamüllerine gelen artırımlara her kısımdan reaksiyon yükselmektedir. Akaryakıt artırımları ulaşım ve nakliye başta olmak üzere maliyetleri artıracağı için vatandaşa enflasyon olarak da yansıyacaktır. Akaryakıt mamüllerindeki artırımların pompa meblağlarına yansımaması için KDV ve ÖTV’den karşılanması gerekmektedir. Artırımların ÖTV’den karşılanması ve KDV oranının yüzde 1’e düşürülmesi vatandaşın yükünün azaltılması manasına gelecektir. İktidarın mümkün bir krize karşı rastgele bir akaryakıt rezervi ve önlemi olmadığı için krizin faturası direkt pompa fiyatları üzerinden vatandaşlara yansıtılmaktadır.
“Tedbir alınmazsa artırımlar durmayacak”
Akaryakıt mamüllerine arka arda gelen artırımlar iktidarın rastgele bir önlem almaması durumunda devam edeceği ortadadır. Rusya ile Ukrayna içinde yaşanan savaş niçiniyle akaryakıt mamüllerinin meblağlarını belirleyen brent petrol meblağları 80 dolar düzeylerinden 120 dolar düzeyine çıkmıştır. ötürüsıyla brent petrolde artış eğilimi devam ettikçe ve döviz kurundaki yükseliş de sürdükçe akaryakıt eserleri artmaya devam edecektir. Bu kapsamda bölüm kaynakları 7 Mart prestijiyle motorin ve akaryakıtta büyük bir artırım beklemekte, düşüş şayet olmazsa önümüzdeki hafta ikinci bir artırımın mümkünlüğünü lisana getirmektedir.”
Akın açıklamada şunları kaydetti:
İktidar döviz kurunun düşmesine rağmen akaryakıt mamüllerinde indirim yerine, özel tüketim vergisinin hissesini artırmayı tercih etti. Bu durum petrol fiyatı ya da döviz kurundan kaynaklı her artışın direkt pompaya yansımasına niye oldu. Sadece 1 Ocak’tan bu yana akaryakıt mamüllerine toplamda 23 kez artırım geldi. Diğer bir deyişle 1 Ocak’tan bu yana geçen 64 günde neredeyse ortalama her 3 günde bir akaryakıt mamüllerine artırım yapılmış oldu.
Türkiye’de iktisadın uçacağı vaadiyle hayata geçirilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin resmen başladığı Temmuz 2018 tarihinde akaryakıtın litresi 6 lira 28 kuruş, motorinin litresinin ise 5 lira 74 kuruşa satılıyordu. Sırf yılbaşından bu yana 5 Mart 2022 tarihine kadar geçen 64 gün ortasında akaryakıtın litresine 6 lira 96 kuruş meblağında, motorinin litresine 7 lira 43 kuruş meblağında, LPG otogazın litresine ise 2 lira 40 kuruş fiyatında artırım yapıldı. Tek başına bu bile iki ayda ülkemizin yaşadığı krizi gösterirken, iktidarın hiç bir adım atmadığını göstermektedir.
Kelam konusu artırımların akabinde 50 litrelik bir deponun dolması için akaryakıtlı araçlar için 650 liraya dolan depo, sadece iki ay ortasında 940 liraya dolmaya başladı. Motorin kullanan aracın deposu ise 640 liraya dolarken, iki ay ortasında 995 liraya dolmaya başladı. LPG otogaz kullanan aracın deposu ise 450 liraya dolarken, iki ay ortasında 540 liraya dolmaya başladı. Öteki bir deyişle artık akaryakıt ve motorin kullanan araçların deposunun dolması 1000 liraya dayanmıştır.
“Liradaki kıymet kaybı artırımları tetikliyor”
Akaryakıt mamüllerine gelen artırımların sebebi brent petrolün artışının yanı sıra döviz kurunun yüksek olmasından kaynaklanmaktadır. 2012-2014 yılları içinde brent petrol fiyatlarının 110 dolar ile 120 dolar içinde olduğu dikkate alındığında milletlerarası fiyat artışı tek başına artırımların sebebi olmamaktadır. Türkiye’de akaryakıt artırımları Türk lirasının döviz kuru karşısında paha kaybetmesinden kaynaklanmaktadır.
“KDV düşürülmeli, artırım ÖTV’den karşılanmalı”
Akaryakıt mamüllerine gelen artırımlara her kısımdan reaksiyon yükselmektedir. Akaryakıt artırımları ulaşım ve nakliye başta olmak üzere maliyetleri artıracağı için vatandaşa enflasyon olarak da yansıyacaktır. Akaryakıt mamüllerindeki artırımların pompa meblağlarına yansımaması için KDV ve ÖTV’den karşılanması gerekmektedir. Artırımların ÖTV’den karşılanması ve KDV oranının yüzde 1’e düşürülmesi vatandaşın yükünün azaltılması manasına gelecektir. İktidarın mümkün bir krize karşı rastgele bir akaryakıt rezervi ve önlemi olmadığı için krizin faturası direkt pompa fiyatları üzerinden vatandaşlara yansıtılmaktadır.
“Tedbir alınmazsa artırımlar durmayacak”
Akaryakıt mamüllerine arka arda gelen artırımlar iktidarın rastgele bir önlem almaması durumunda devam edeceği ortadadır. Rusya ile Ukrayna içinde yaşanan savaş niçiniyle akaryakıt mamüllerinin meblağlarını belirleyen brent petrol meblağları 80 dolar düzeylerinden 120 dolar düzeyine çıkmıştır. ötürüsıyla brent petrolde artış eğilimi devam ettikçe ve döviz kurundaki yükseliş de sürdükçe akaryakıt eserleri artmaya devam edecektir. Bu kapsamda bölüm kaynakları 7 Mart prestijiyle motorin ve akaryakıtta büyük bir artırım beklemekte, düşüş şayet olmazsa önümüzdeki hafta ikinci bir artırımın mümkünlüğünü lisana getirmektedir.”